Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi’nde Akademik Gelişim ve Düşünce Topluluğu tarafından Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi Prof. Dr. Halis Aydemir’in konuşmacı olarak katıldığı ‘İslam ve Bilim’ konulu söyleşi düzenlendi. 3 Mart Perşembe günü 15 Temmuz Milli İrade Salonu’nda gerçekleştirilen söyleşiye öğrenciler büyük ilgi gösterdi.

Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi Prof. Dr. Halis Aydemir ‘İslam ve Bilim’ söyleşisi öncesi Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Vatan Karakaya’yı makamında ziyaret etti. Karşılıklı fikir alışverişinde bulunulan görüşmede Rektör Karakaya, Ahilikle ilgili Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi’nin hazırladığı kitapları Aydemir’e takdim etti.

Aydemir, “Allah bütün kullarına ilim yapabilmek için fıtrat verdi’’

Söyleşisini yapmak üzere kürsüye gelen Prof. Dr. Halis Aydemir, başta Allah’ın bizleri yarattığı bu hayat ortamındaki ‘Âlem’le olan ilişkimizi ve sonrasında ise âlemi ‘Yaratan’la olan ilişkimize dair hasbihal edeceklerini ifade ederek sözlerine başladı. Allah’ın bütün hepinize ilim yapabilmek için fıtrat verdiğini ifade eden Aydemir, eğitim, ilim ve araştırmanın insanın en önemli, en rafine meziyeti olduğu vurgusunu yaptı. Allah’a inanmayan ‘hiçbir şeyden var olmuşuz’ diyen varlıkta, canlılıkta, insanlıkta öyle diyen ve buna ikna olan birisine diyebilecekleri tek şey olduğunu söyleyen Aydemir, şunları söyledi:

“O zaman var eden seni huzuruna aldığında ben buna ikna olmuştum, o yüzden de var edene karşı bir sorumluluk atfetmedim, öylece yaşadım diyebilirsin. Buna karşın Rabbimiz diyor ki hiçbiriniz buna ikna olamazsınız. İkinci seçenekse yoksa kendiniz kendinizi mi yarattınız? Öyle değil çok gizemli bir kapsülün içerisinde, bilmediğimiz bir şekilde bir kudret ona ‘şekil ve suret’ veriyor.”

Aydemir, “Hiçbir kurum veya insan dünyadaki bilgiyi 10 seneye bitiririz iddiasında olamaz’’

“Dünyadaki bilgiyi bilimi 10 seneye kalmaz bitiririz diyen birisini bir üniversiteyi bir kurumu gördünüz mü?” sorusunu sorarak söyleşiye devam eden Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi Aydemir, böyle bir şeyi akıldan geçirmenin bile mümkün olmadığını maddenin derin, iç içe ve yoğun bir bilgi içerdiğini belirtti. Varlık içerisinde her şeyin bir anlamsal karşılığı olduğunun boş yere yaratılmadığının idrakinde olmamız gerektiğini anımsatan Aydemir, bunun yaratan kudretin ‘abes iş yapmamasıyla’ ilişkili olduğunu dile getirdi. Aydemir, varlığın bu sistemsel mucizesini Allah’ın yarattığı âlem üzerinden okumak gerektiğine dikkat çekti.

Aydemir, “Yeni bir bilim çağına ‘kat atma’ nasibi Allah’ın adıyla okumaya ve anlama bağlıdır”

Prof. Dr. Halis Aydemir, İslam temelli bilimi anlattığı bölümde şunları ifade etti:

“Âlemi var eden Allah’ın adıyla mı okuma sürecine gireceğiz yoksa var edeni denklemin dışında tutup sadece varlığı varlık içerisindeki işleyişiyle mi ele alacağız? Var edeni işleyişin içinde tuttuğumuz 8.,9,10. yüzyıllarda fizikte kimyada biyolojide tıpta özellikle matematikte dünyaya bu bilimlerin algoritmasını öğreten bir konumdaydık. Mesela sıfırın kullanılması Harezmî ile başlar, Harezmî kimdir Kuran’ı iyi bilen hadisi iyi bilen sünneti iyi bilen bir bilim adamı. Yeni bir bilim çağına kat atma nasibi Allah’ın adıyla okumaya anlama bağlıdır ve bunu gerçekleştirenler gerçek ilim sahibidir.”

Sözlerinin son bölümünde İslam dinine batıl din muamelesi yapılamayacağını hatırlatarak başlayan Prof. Dr. Halis Aydemir, İslam dininde her ne varsa hayattaki karşılığında kurcalandığında ‘doğru’ olarak karşımıza çıktığını ifade etti. Bilimde ilerlendiğinde görülecek olanın Kuran’la çelişmeme olduğunu belirten Aydemir, yaratan en yüksek perdeden ifadelerle iddiasını ortaya koymuşken başka yollar aramanın yanlışlığına dikkat çekerek sözlerine son verdi. Program soru cevap bölümünün ardından hediye takdimi ile sona erdi.