Kırşehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yaşamını yitiren hasta yakınlarının sağlık çalışanlarını ve güvenlik görevlilerini darp etmesinin ardından, sağlık sendikaları basın açıklamasında bulundu.
Hastane bahçesinde toplanan Kırşehir’deki sendika üyeleri sağlıkta şiddetin son bulması için çağrı yaptı. Yapılan çağrıya Sağlık-Sen, Hekimsen, Öz Sağlık-İş, Türk Sağlık-Sen Kırşehir Üyeleri ile birlikte çok sayıda sağlıkçı katıldı.
Hekimlerin ve sağlık çalışanlarının tüm vatandaşlara ellerinden gelen özeni gösterdiğini ifade eden Hekimsen Kırşehir İl Temsilcisi Dr. Öğr. Üyesi Erol Şekerci, yaptığı açıklamada şunları ifade etti:
“Çok kıymetli meslektaşlarım, saygıdeğer omuz omuza çalıştığımız sağlık personeli arkadaşlarım, değerli basın mensubu arkadaşlar ve hekiminin, hemşiresinin, sağlık memurunun, temizlik görevlisinin, güvenliğinin kısaca hastanede çalışan tüm personelin kıymetini bilen ve değer veren sayın vatandaşlar.
Dün (29 Mart) hastanemizde yaşanan menfur olay hekimlerimizi ve sağlık çalışanlarımızı derinden üzmüştür. Tüm vatandaşlarımızın bilmesini isterim ki ‘önce zarar vermeyeceğim’ diyerek ant içen hekimler olarak her bir hastamızı kendi anamız, babamız, kardeşimiz ve evladımız olarak görüyor ve elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyoruz.
Hastanelerde, ADSM’lerde, ASM’lerde çalışan hekimler ve tüm sağlık çalışanları da tüm vatandaşlara din-dil-ırk-ideoloji fark etmeksizin ellerinden gelen özeni göstermektedir.
Bizlere emanet ettiğiniz hayatlarınızı kurtarmak için çalışırken, bizlerin de insan olduğunu unutmamalı ve bir yere kadar yardımcı olabileceğimizi bilmeniz gerekiyor. Can veren de canı alan da Allah’tır. Yüzde 99’u Müslüman olan bu toplumda, bunu göz ardı edip tüm suçu hekimlere ve sağlık çalışanlarına çıkarmak ne kadar adaletlidir.
Bizler; Savaşta, salgında, depremde, selde, yangında ‘önce hastam’ diyerek, hastasını canı ve cananının önüne koyarak gereğini yapan, bu mesleğe hayatını adayanlarız.
Gelişmiş toplum olma özelliği hukuk sistemi kuvvetli insanların hukuka inandığı ve birbirine saygılı olduğu toplumlar için söylenir. Toplumumuz ne ara bu kadar karşısındaki insanlara karşı saygısını sevgisini kaybetti bilemiyoruz.
Günümüzde hala toplumumuzda birçok anne-baba, evladının hekim olmasını isterken hekimlere ve sağlık çalışanlarına karşı olan halkımızdaki nefretin sosyologlar tarafından araştırılması ve gerekli düzenlemelerin ivedilikle yapılması gerekmektedir.
Bizler; Sağlık ocağında kafasından silahla vurulup öldürülen Dr. Hüseyin Ağır, hastanede defalarca bıçaklanarak öldürülen Dr. Ersin Arslan, hamile olduğunu söylemesine rağmen darp edilen Dr. Türkan Akın, kafasına mermerle vurulan Dr. Sadık Oluk, bugün pandeminin başından beri gecesini gündüzüne katan, hastalarının sağlığı için izin dahi almadan çalışan, hastasına tüm gerekli müdahaleleri yapmasına rağmen kurtaramayan ve vizit yaptığı sırada bazı mahlukatlar tarafından darp edilen Dr. Avşar Zerman ve çalışma arkadaşlarımız için buradayız.
“Gerekli hukuki cezaların artırılmasını istiyoruz”
Her gün işimize gelirken bugün sıra bana mı geldi kaygısı taşıyan tüm sağlık emekçileri, artık bu şiddetin durmasını Sayın Cumhurbaşkanımızdan, Sayın Sağlık Bakanımızdan ve Sayın Adalet Bakanımızdan ivedilikle talep ediyoruz.
Sadece Ocak 2022’de şiddete uğrayan sağlık çalışanı sayısı 57 kişi olarak belirlenmiştir.
TBMM’de görüşülen yasa teklifini iyi niyet göstergesi olarak görüyor ama sağlıkta şiddet için yetersiz olduğunu ifade etmek istiyoruz. Gerekli hukuki cezaların artırılmasını istiyoruz.
Sağlık hizmeti veren kamu kurumları dışında her kuruma randevulu gidilmekte ve her kamu kurumunun girişinde detektör bulunmaktadır. Hastanelerde, ADSM’lerde ve ASM’lerde de girişlere detektör uygulamasının ivedilikle getirilmesini ve yeterli güvenlik tedbirlerinin alınmasını talep ediyoruz.
Bizler; Özlük hakları sürekli elinden alınan, her gün hakaret, şiddet, darba maruz kalan, dövülen, sövülen, canına kastedilen ve sonunda öldürülenleriz!
Sağlıkta şiddetin ana kaynağı olarak; Artan hasta sayısı karşısında 3-4 dakika arayla hasta bakmaya zorlanan, hastalara deva olmak için kendisine yeterli muayene süresi verilmeyen, hastalara dokunamayan, hastaları muayene edemeyen, hekimleriz.
Sonuç olarak, yeterli şekilde zaman ayrılamadığı için oluşan memnuniyetsiz hastalardır.
Sayın Cumhurbaşkanımızın söylediği gibi kamu kurumlarından randevu alınmadan gidilmemesi gerektiği bilincinin Sağlık Bakanlığı içinde uygulanması ve sadece randevulu hasta bakılması için gerekli tedbirlerin alınması gerekmektedir.
Bugün burada dün (29 Mart) hastanemizde daha elim bir olay yaşayabilirdi korkusunu içinde yaşayan hekimler ve sağlık çalışanları olarak siz değerli halkımızdan bizlerin yanında olmasını talep ediyor ve toplumun içindeki ayrık otlarını sizlerin desteği olmadan temizlenmeyeceğini biliyoruz.
Bizler; Çalışırken şiddet korkusu yaşamak istemeyen, hastalarımıza zaman ayırarak şifa vermek isteyen, halkımızdan anlayış bekleyen, hekimler ve sağlık çalışanları olarak elimizden gelenin gaziantep escort bayan en iyisini yapmaya devam edeceğiz.”
Sağlık çalışanlarına ve güvenlik personellerine uygulanan şiddeti kınadıklarını söyleyen Sağlık-Sen Kırşehir Şube Başkanı Yasin Yücesan, “Dünkü yapılan saldırıyı kayıtsız ve şartsız bütün sağlık çalışanları adına şiddetle kınıyoruz” diye konuştu.
Sağlıkta şiddete en ağır cezaların verilemesi gerektiğini ifade eden Türk Sağlık Sen Kırşehir Şube Başkanı Yusuf Aydın da şunları söyledi:
“Salgın döneminde şifa dağıtmak için tüm gücüyle hizmet üreten sağlık çalışanlarına saldırılar bitmek bilmiyor. Şiddetin vahşete dönüştüğünü, insanlıktan çıkmış zorbaların histerik bir halde vahşice sağlık çalışanlarının canına kast ettiğini görüyoruz.
Bu tür vahşetlerden birisi de dün (29 Mart) Kırşehir Eğitim ve Araştırma Hastanemizde yaşanmış yoğun bakım ünitesinde çalışan arkadaşlarımız ve hastanemizin güvenlik görevlileri korkunç bir saldırıya uğramışlardır. Arkadaşlarımıza geçmiş olsun diyoruz.
Kırşehir Eğitim Araştırma Hastanesi’ne 4 gün önce giriş yapan ve daha sonra pandemi yoğun bakım servisinde tedavisine devam edilen ve yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayan hastanın yakınları sinir krizi geçirerek hekim, hemşire, sağlık çalışanları ve güvenlik görevlilerini darp etmiştir. Hekim ve sağlık çalışanları ise acil servisten darp raporu almış olup, olayla ilgili incelemeler sürmektedir.
Yaşanan bu olay bize gösteriyor ki; sağlıkta şiddete çözüm için daha çok yapılması gerekenler var. Şu da bir gerçek ki sağlıkta şiddetin sonu hapis olmadığı sürece bu vahşet de azalmayacaktır.
TBMM’de sağlıkta şiddetin kategori suçlar kapsamına alınması ile ilgili düzenleme kısa bir süre sonra yasalaşması beklenmektedir. Umarız ki bu düzenleme ile artık şiddet uygulayan canilerin salıverildikten sonra oluşan kamuoyu tepkisi nedeniyle tekrar tutuklandığı süreçler son bulur ve tutuklamalar anında uygulanır.
Bunun yanı sıra Türk Sağlık-Sen olarak sağlık kurum ve kuruluşlarının sıfır toleranslı alan ilan edilmesi önerimiz süratle hayata geçirilmelidir.
Sıfır toleranslı alan uygulaması dışında, şiddet uygulayanlara acil haller dışında kamu sağlık hizmetinin belirli bir süre ücretli cezalar verilmesi gibi önlemler acilen hayata geçmelidir.
Aksi takdirde ne yazık ki şiddetin önlenmesi mümkün değildir. Sağlık çalışanlarının yaşadıklarına bir son verilmesinin başka bir çaresi yoktur. Sağlık çalışanları şiddet sarmalından bir an önce kurtarılmalıdır. Kınamakla, unutmakla ve münferit bir olay gibi görmekle bu şiddetin ne sonu gelir ne de çalışan kendini güvende hisseder.
Hastaları hayata tutmaya çalışırken kendi hayatlarını kaybetme endişesi yaşamalarına sağlık çalışanlarının artık tahammül edecek sabrı kalmamıştır.
Bu nedenle bir kez daha vurguluyoruz; sağlıkta şiddette kesin çözüm için en kısa sürede somut adım atılmalı, en ağır cezalar verilmelidir.
Saldırıya uğrayan sağlık çalışanlarımız ile güvenlik görevlilerimize geçmiş olsun dileklerimizi iletiyor, bu olayın takipçisi olacağımızı belirterek, bu tür saldırıların son olmasını temenni ediyoruz.”
Öz Sağlık İş Sendikası Başkanı Nurcan Özer ise “Gönül isterdiki buraya sağlık çalışanlarımızın başka problemlerini gündeme getirmek için toplanmış olsaydık. Yine ne yazık ki sağlıkta şiddet vakası. Artık toplum için sosyolojik bir hal alan yine bir hasta yakını terörü vakası için toplanmış buluyoruz. Hayatını kaybeden vatandaşımıza Allah’tan rahmet, sağlık çalışanlarımıza ve güvenlik görevlilerimize saldıranları şiddetle kınıyorum” dedi. CANAN ARIÖZ