29 Ekim 2021 Cuma günü bir youtube haber kanalına konuk olarak soruları yanıtlayan Belediye Başkanı Selahattin Ekicioğlu, Kırşehir gündemi ve Kırşehir Belediyesi’nin faaliyetleriyle ilgili açıklamalarda bulundu.
Göreve geldiklerinde Kırşehir Belediye’sinin borç durumu; vb. konularda açıklamalarda bulunan başkan Ekicioğlu, göreve geldikten sonra İller Bankası’ndan gelen parayla değil, Belediyenin kendi öz kaynaklarıyla ödemelerini yaptığının altını çizdi. CHP’li Belediyeler olarak Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) toplantılarına katılmadıklarını ve bunun gerekçesini de geçtiğimiz günlerde ortak bir basın açıklamasıyla kamuoyuyla paylaştıklarını ifade eden Başkan Ekicioğlu, son olarak CHP genel Merkezi’nin de bu konudaki benzer tutumuyla aldıkları kararın doğruluğunu teyit ettiğini dile getirdi. Başkan Ekicioğlu, programda şu açıklamalarda bulundu:
“Biz, var olan ve önümüze konan engellerin aşılması için tüm ekibimizle birlikte çalıştık ve mali durumumuzun yol haritasını belirledik. Özellikle ilimizin kenar mahallelerindeki alt yapı ve üst yapı çalışma planlarını hazırladık ve yaptığımız çalışmalarla ilerleme kaydettik.
Biz, Kırşehir belediyesi olarak üreten bir belediye olacağız. Bugüne kadar kamu Kurumları aracılığıyla Kırşehir Belediyesini kilitlemeye ve iş yapamaz hale getirmeye çalışanlara karşı var gücümüzle direndik ve de üstesinden geldik. Bu konuda en büyük desteği de Kırşehirli hemşehrilerimizden aldık.
Belediyecilikte devamlılık esastır. Dünya Bankası’ndan gelen krediyle Maliyeye olan borç yapılandırması hariç 462 milyon liralık borçla devraldığımız Belediyemizin borçlarını hiç kimsenin beklemediği bir şekilde 250 milyon liraya düşürdük.
Biz, mağdur edebiyatı yapmadık ve borçların arkasına sığınmadık. Halkımızın parasını planlı bir şekilde doğru yerlere kullanmanın örneğini sergiledik. Ve, görüldüğü üzere 2021 yılı itibarıyla da sahadaki çalışmalarımız yoğunlaştı. Mahalle Kültür Evleri, Kreşler, Dezavantajlı Gruplar için yapılan inşaatlar, kendi elektriğimi ürettiğimiz Güneş Enerji Santralleri bunlardan sadece birkaçı. Eski Karayolları’nın bulunduğu alanı da yine Kırşehir’de yaşayanların beklenti ve talepleri doğrultusunda, yaptığım anket sonucu sosyal yaşam alanına çevirmek için çalışmalarımızı başlattık.
Biz, Kırşehir Belediyesi olarak tüm ülkemize örnek bir Belediye inşa ediyoruz. Yaptığımız tüm toplantıları; Belediye Meclis Toplantılarımızı, ihalelerimizi canlı yayınlarla şeffaf bir şekilde gerçekleştiriyoruz. Şu herkes tarafından iyi bilinmelidir ki Kırşehir halkının parası yine Kırşehir halkının istekleri doğrultusunda harcanacaktır.
Bugün önümüzde duran en büyük sorunun işsizlik sorunu olduğunun farkındayız. Kırşehir, bir tarım kentidir ve biz de Kırşehir Belediyesi’ni işsizlik odağında yeni işler ve istihdam alanları yaratma noktasında ileriye taşıyacağız.
Siyasiler kaybetme korkusuyla kamu kurumlarını ve kaynaklarını tekrar seçim kazanmak için kullanabilirler ama biz Kırşehir Belediyesi olarak şehrimizin alt yapı çalışmalarında hiçbir kısıtlamaya gitmeden sanayi odaklı projeleri hayata geçiriyoruz.
Buradan Kırşehirli hemşehrilerimize müjdemizi veriyorum. ESKİ TÜRKTUR OLARAK BİLİNEN YERİ ALDIK VE BURAYI KIRŞEHİR İÇİN BÜYÜK BİR GÜÇ HALİNE GETİRECEĞİZ.
Söz konusu alanda Entegre Et Tesisleri de dahil birçok alanda faaliyette bulunulacak ve 10 bin aileye dokunacak bir proje hayata geçecek. Biz, nohut, mercimek, bakliyat paketleme, salça, et ve süt benzeri konulardaki ürünleri Kooperatifler aracılığıyla halkımızın tüketimine sunacağız.
Kırşehir’de yapılamaz denilen çalışmaların hayata geçtiğine önümüzdeki günlerde de şahit olacağız.
BÜYÜKŞEHİR BELEDİYELERİNİ DE ŞİRKETLER ARACILIĞIYLA BU İŞLERE ORTAK EDEREK BAŞKA ŞEHİRLERE AÇILACAĞIZ.
Biz, işçinin emeğiyle kurulan ve bugün atıl bir şekilde bekleyen 200 dönümlük böylesine önemli bir yeri 20 milyon liraya mal ettik. Hazırladığımız projeyle bu alanı milyonlarca lirayla ölçülemeyecek bir üretim ve istihdam alanı haline getireceğiz. Bu ve benzeri çalışmalarımızla iktidardan olmayan belediyelerin hizmet alamayacağı ve halka hizmet üretemeyecekleri anlayışını kırdık. Bir kez daha üstüne basa basa söylüyorum; mağdur edebiyatı yapmıyor ve işimize bakıyoruz!